Ev ve Yaşam

Henüz olgunlaşmamış sert bir avokadoyu, bir kese kağıdının içine bir adet elma veya muz ile birlikte koyun. Kağıdın ağzını kapatıp oda sıcaklığında bırakın. Elma/muzun yaydığı etilen gazı, avokadonun 1-2 gün içinde hızla olgunlaşmasını sağlayacaktır.

Soyup doğradığınız kerevizlerin kararmaması için, onları limonlu su dolu bir kapta bekletin. Limon suyundaki sitrik asit, tıpkı elma ve patateste olduğu gibi oksidasyonu önleyerek kerevizlerin beyaz kalmasını sağlar.

Eğer pişirme kağıdınız kalmadıysa ve kurabiye veya benzeri bir şey pişirecekseniz, fırın tepsisini iyice yağladıktan sonra üzerine ince bir katman un serpin ve tepsinin her yerine yayın. Fazla unu silkeleyin. Bu, yapışmayı önleyecektir.

Rokfor gibi keskin kokulu bir peynirin kokusunun buzdolabındaki diğer yiyeceklere sinmesini önlemek için, peyniri önce pişirme kağıdına, sonra da alüminyum folyoya sıkıca sarın. Bu çift katmanlı paketleme kokuyu hapseder.

Soğan halkalarını panelemeden önce dilimlenmiş soğanları en az bir saat süt veya maden suyu içinde bekletin. Süt, soğanın acılığını alırken, maden suyu daha hafif ve çıtır bir sonuç elde etmenize yardımcı olur.

Dondurulmuş balığı asla oda sıcaklığında veya sıcak suda çözdürmeyin, bu bakteri üremesine neden olur. En güvenli yöntem, balığı dondurucudan çıkarıp kapalı bir kap içinde buzdolabının alt rafında bir gece bekletmektir.

Elmalı tariflerde kullanacağınız elma dilimlerini, hamura eklemeden önce bir miktar un veya nişasta ile harmanlayın. Un/nişasta, elmaların pişerken salacağı fazla suyu emerek turtanın veya kekin tabanının ıslak ve hamur gibi kalmasını engeller.

Kahve çekirdeklerinin en büyük düşmanı hava, nem, ısı ve ışıktır. Çekirdekleri kendi paketinde değil, hava geçirmez, opak (ışık geçirmeyen) bir kapta, serin ve karanlık bir dolapta saklayın. Asla buzdolabında veya dondurucuda saklamayın.

Taze zencefili soyduktan sonra rendeleyin veya küçük parçalara ayırın. Ardından buz kalıplarına porsiyonlar halinde yerleştirip üzerini suyla veya zeytinyağı ile doldurarak dondurun. Yemek yaparken ihtiyacınız kadar küpü alıp doğrudan tencereye atabilirsiniz.

Sıvı kremayı çırpmadan önce hem kremanın kendisinin hem de kullanacağınız çırpma kabı ile mikser uçlarının çok soğuk olduğundan emin olun. Hatta kap ve uçları 15 dakika dondurucuda bekletebilirsiniz. Soğukluk, kremanın yağ moleküllerinin daha stabil kalmasını ve kolayca kıvam almasını sağlar.

Mangoyu uzunlamasına ikiye ayırıp çekirdeğini çıkardıktan sonra, her bir yarıyı bir su bardağının kenarına dayayın. Bardak kenarını, kabuk ile meyve arasına denk getirip aşağı doğru bastırarak itin. Meyve bardağın içine düşerken kabuk dışarıda kalacaktır.

Açılmış makarna veya erişte paketlerini kendi ambalajında saklamak yerine, hava geçirmez uzun cam kavanozlarda veya plastik kaplarda saklayın. Bu, hem nemden ve böceklenmeden korur hem de mutfak dolabınızda daha düzenli bir görünüm sağlar.

Brokoliyi taze tutmak için, sapının alt kısmını kesin ve bir çiçek gibi, içi su dolu bir kaba koyun. Baş kısmını ise gevşek bir plastik torba ile örtün. Bu şekilde buzdolabında saklamak, nemini koruyarak sararmasını ve pörsümesini geciktirir.

Patates salatası gibi tarifler için patatesleri haşlarken dağılmalarını önlemek amacıyla, haşlama suyuna bir miktar sirke veya limon suyu ekleyin. Asit, patatesin dış yüzeyinin sertleşmesine yardımcı olarak şeklini korumasını sağlar.

Özellikle açık renkli laminat veya mermer tezgahlardaki çay, kahve gibi inatçı lekeler için, karbonat ve suyu karıştırarak bir macun yapın. Macunu lekenin üzerine yayıp üzerini streç filmle kapatın ve bir gece bekletin. Ertesi gün silerek lekenin çıktığını göreceksiniz.

Ekmek hamurunu mayalandırırken, mayalanma kabının yanına bir bardak kaynar su koyun ve her ikisinin üzerini de bir bezle örtün. Su buharı, hamurun mayalanması için gerekli olan nemli ve sıcak ortamı yaratarak daha iyi kabarmasına yardımcı olur.

Doğradığınız soğanların acısını ve keskin kokusunu azaltmak için, onları bir süzgece koyup üzerine biraz tuz serpin ve 15 dakika bekletin. Ardından soğanları soğuk su altında iyice yıkayın. Tuz, soğanın acı suyunu dışarı atmasını sağlar.

Hamurun oklavaya yapışmasını önlemek için sürekli un serpmek hamurun kıvamını bozabilir. Bunun yerine, temiz bir kumaş (tülbent gibi) veya eski bir yastık kılıfından “oklava kılıfı” yapın. Kılıfı hafifçe unlayarak kullandığınızda hamur yapışmayacaktır.

Fırında uzun süre pişen bir yemeğin (lazanya, graten, börek vb.) altı pişerken üstü fazla kızarıp yanmaya başladıysa, üzerini bir parça alüminyum folyo ile gevşekçe kapatın. Folyo, direkt ısıyı keserek üstünün daha fazla yanmasını engeller.

Ev yapımı veya açılmış dondurma kutusunun yüzeyinde buz kristalleri oluşmasını önlemek için, dondurmanın yüzeyine doğrudan temas edecek şekilde bir parça streç film veya pişirme kağıdı yayın. Bu, dondurmanın hava ile temasını keserek buzlanmayı engeller.

Çilekleri saklamadan önce, 1 ölçü beyaz sirke ve 10 ölçü su karışımından oluşan bir kapta hızlıca yıkayın. Sirke, meyvenin yüzeyindeki küf sporlarını öldürür. Ardından çilekleri iyice durulayıp kurutun ve buzdolabında saklayın. Bu yöntem ömürlerini günlerce uzatır.

Yoğurt mayalayacağınız sütün içine bir veya iki yemek kaşığı süt tozu ekleyip karıştırın. Süt tozu, sütün protein oranını artırarak yoğurdun daha katı, taş gibi bir kıvamda tutmasına yardımcı olur.

Tavuğu haşladığınız suya sadece tuz atmak yerine, lezzetini zenginleştirmek için bir adet bütün soğan, birkaç diş sarımsak, bir adet havuç, bir dal kereviz sapı ve birkaç adet tane karabiber ekleyin. Bu, hem tavuğu hem de suyunu çok lezzetli yapar.

Sos veya çorba yaparken unu doğrudan sıcak sıvıya eklemek topaklanmaya neden olur. Bunun yerine, “meyane” tekniğini kullanın: önce yağı eritip unu içinde kavurun. Veya “bulamaç” yapın: unu az miktarda soğuk su veya süt ile ayrı bir kapta pürüzsüz hale gelene kadar çırpıp karışıma ekleyin.

Kesilmiş peynir kalıbının kesik yüzeyine çok ince bir tabaka tereyağı sürün. Ardından peyniri pişirme kağıdına (yağlı kağıt) sararak saklayın. Tereyağı, peynirin nemini kaybetmesini ve kuruyarak sertleşmesini engeller.

Üzerine sarımsak, soğan gibi keskin kokulu şeyler doğradığınız ahşap kesme tahtasının kokusunu gidermek için, tahtanın üzerine bolca tuz serpin ve yarım limonla ovalayın. Alternatif olarak, nemli kahve telvesiyle ovalamak da kokuyu nötralize etmede çok etkilidir.

Domateslerin alt kısmına bıçakla “X” şeklinde bir çizik atın. Domatesleri 30-60 saniye kadar kaynar suda beklettikten sonra hemen buzlu suya çıkarın. Isı şoku, kabuğun etten ayrılmasını sağlayacak ve kolayca soyulacaktır.

Fırın tepsisine dizeceğiniz sebzeleri (patates, havuç, brokoli) önce bir kapta zeytinyağı ve baharatlarla iyice harmanlayın. Ardından tek sıra halinde tepsiye yayın. Bu, hem her parçanın eşit lezzetlenmesini sağlar hem de tepsiye yapışmalarını önler.

Pirinci sakladığınız kabın veya torbanın içine birkaç adet defne yaprağı veya birkaç diş soyulmamış sarımsak koyun. Defne yaprağının ve sarımsağın keskin kokusu, un kurdu ve pirinç biti gibi böcekleri doğal olarak uzak tutar.

Su doldurduğunuz buz kalıplarını dondurucuya koymadan önce, kalıbın altını kısa bir süre ılık sudan geçirin veya ellerinizle hafifçe ısıtın. Bu işlem, buzun kalıbın kenarlarından hafifçe ayrılmasını sağlayarak daha kolay çıkmasına yardımcı olur.

Et suyunu kaynatırken yüzeyde biriken köpükleri (kef) bir kaşık veya süzgeç yardımıyla düzenli olarak toplayıp atın. Bu köpükler, etin içindeki pıhtılaşmış protein ve kalıntılardır. Bunları toplamak, et suyunuzun daha berrak ve lezzetli olmasını sağlar.

Omlet yaparken tavayı yeterince ısıtmak kritiktir. Yağı tavaya koyduktan sonra hafifçe duman tütmeye başlayana kadar bekleyin. Yumurtaları bu kızgın tavaya döktüğünüzde, anında pişmeye başlayarak tavaya yapışma olasılığını azaltır.

Şeker ve suyu karamel yapmak için kaynatırken, tencerenin kenarlarında oluşabilecek şeker kristallerini temizlemek için bir fırçayı suya batırıp kenarları silin. Tencereye bir miktar limon suyu veya mısır şurubu eklemek de kristalleşmeyi önler.

Sıcak demleme yerine, bir sürahiye soğuk su ve istediğiniz miktarda çay poşeti veya yaprağı koyun. Sürahiyi buzdolabında en az 6-8 saat (bir gece) bekletin. Bu yöntem, çayın acı tanenlerini salmasını engelleyerek daha yumuşak ve lezzetli bir soğuk çay elde etmenizi sağlar.

Fırın tepsisindeki yanmış, yapışkan yağ lekelerinin üzerine bolca karbonat serpin. Üzerine biraz hidrojen peroksit dökerek bir macun kıvamı oluşturun. Bu şekilde birkaç saat beklettikten sonra bir süngerle ovalayarak lekeleri kolayca çıkarın.

Pörsümüş ve diriliğini kaybetmiş marul veya diğer yeşillikleri canlandırmak için, onları buzlu su dolu bir kaba koyun. İçine birkaç dilim çiğ patates de ekleyebilirsiniz. 20-30 dakika beklettikten sonra yeşillikleriniz tekrar çıtır ve taze hale gelecektir.

Taze mısır alırken püsküllerine bakın. Püskülleri nemli, yapışkan ve altın-kahverengi olan mısırlar tazedir. Kuru, siyah ve kırılgan püsküller mısırın bayat olduğunun işaretidir. Ayrıca tanelerini hafifçe sıktığınızda süt gibi bir sıvı çıkmalıdır.

Tavuk parçalarını panelemek için kullandığınız una bir miktar mısır unu karıştırın. Mısır unu, daha düşük nem içeriği sayesinde daha çıtır ve altın rengi bir kaplama oluşturarak tavuğunuzun lezzetini artırır.

Açılmış kuru maya paketlerini daha uzun süre taze tutmak için, hava almayan bir kapta veya kilitli poşette buzdolabında değil, dondurucuda saklayın. Soğuk ve kuru ortam, mayanın aktivitesini aylarca korumasını sağlar.

Yoğurma sırasında hamurun elinize yapışmasını önlemek için un kullanmak yerine, ellerinizi çok az miktarda sıvı yağ ile yağlayın. Bu, hamurun elastikiyetini bozmadan ve kıvamını sertleştirmeden rahatça yoğurmanızı sağlar.

Oda sıcaklığındaki bir içecek şişesini veya kutusunu ıslak bir kağıt havluya sarın. Ardından bu şekilde dondurucuya koyun. Islak kağıt havlu, buharlaşma yoluyla ısıyı çok daha hızlı bir şekilde uzaklaştırarak içeceğinizin 10-15 dakika içinde buz gibi olmasını sağlar.

Dilimlediğiniz elmaları kararmaması için, bir bardak soğuk suya yarım çay kaşığı tuz ekleyip karıştırın. Elma dilimlerini bu tuzlu suda birkaç dakika bekletip süzün. Merak etmeyin, elmaların tadı tuzlu olmayacaktır.

Kuru fasulyeyi bir gece önceden ıslatın. Ertesi gün bu suyu dökün. Haşlarken yeni su koyun ve kaynamaya başlayınca üzerine bir adet soyulmuş çiğ patates veya bir dal taze kekik ekleyin. Bu malzemeler, gaz yapan bileşikleri emmeye yardımcı olur.

Tereyağı veya margarin paketinin kendi ambalaj kağıdını atmayın. Kağıdın üzerinde kalan yağ, kek kalıbınızı veya fırın tepsinizi yağlamak için mükemmel bir araçtır. Hem israfı önler hem de elinizi kirletmezsiniz.

Süt, yoğurt veya krema gibi malzemeleri sıcak bir çorbaya veya yemeğe eklerken kesilmesini önlemek için “temperleme” tekniğini kullanın. Önce sıcak yemekten bir kepçe alıp soğuk malzemenin (yoğurt vb.) içine yavaşça karıştırarak ılıtın. Ardından bu ılık karışımı tencereye ekleyin.

Balık pişirdikten sonra mutfağa sinen kokuyu gidermek için, küçük bir tencerede bir miktar su, birkaç dilim limon ve birkaç adet karanfili veya bir çubuk tarçını 10-15 dakika kadar kaynatın. Bu doğal oda spreyi, balık kokusunu nötralize edecektir.

Pişireceğiniz sert kırmızı etleri marine ederken sosun içine rendelenmiş kivi, ananas veya papayadan bir miktar ekleyin. Bu meyvelerde bulunan doğal enzimler, etin protein liflerini parçalayarak belirgin şekilde daha yumuşak olmasını sağlar.

Çikolatayı benmari usulü eritirken, alttaki suyun kaynamamasına ve çikolatanın olduğu kaseye tek bir damla bile su kaçmamasına dikkat edin. Su, çikolatanın yapısını bozarak pütürlü ve katı bir hale gelmesine neden olur.

Patatesleri haşlarken suyuna birkaç diş sarımsak ve bir adet defne yaprağı atın. Haşlandıktan sonra sarımsakları patateslerle birlikte ezin ve defne yaprağını çıkarın. Bu, pürenize derin ve hoş bir aroma katacaktır.

Açtığınız büyük boy asitli içecek şişesinin gazının kaçmasını yavaşlatmak için, kapağını sıkıca kapatmadan önce şişeyi hafifçe sıkarak içindeki havayı boşaltın ve o şekilde kapatın. Şişenin içinde daha az hava olması, gazın sıvıdan ayrılmasını yavaşlatır.